(Kuzey Ormanları Savunması, 14 Kasım 2016)
Katliam yolunuz olmuşsa, sahtekarlık vazgeçilmeziniz olur.
Ranta ruhunuzu satmışsanız, doğa ayağınıza pranga olur.
Ağaç dikiyormuş İGA. Ülke tarihinin görmediği ağaç katliamını yapan suçlu elleriyle ‘yeşil bir geleceğe katkı sağlamak‘ istiyormuş. Kayının dişbudağın canını alan, mandanın atmacanın yuvasını yıkan, köylünün şehirlinin nefesini çalan kazulet elleriyle utanmadan fidanlara dokunuyor, burun sızlatan beton kokulu ağzıyla içinde yeşil geçen cümleler kurabiliyormuş. Anne babasının hafızasını, çocuklarının geleceğini çaldığı milyonlarca İstanbullu, Marmaralı ve Türkiyeli’ye kalkınma martavalı okuyor talancının daniskası; muktedirin yağmacıbaşısı.
Bugün elinizde hızar, arkanızda diktatorya rüzgarı var, garantiniz ormankıranlardan, talan saçıyorsunuz. Ama bilesiniz; sorarlar bir gün, sorarlar. Kuzey Ormanları’nın kestiğiniz her ağacı, nefes verdiği her bir yaşam savunucusunun hafızasına kazınıyor. Bugünlerin yarınları var, bilesiniz.
Teslim olmayacağız azabınıza. Yeryüzünün belleği ayaklanacak, bedeni yeşerecek yeniden.
Çaldıklarınızı geri alacak doğa ana, elinde ayağında rant izleri olandan hesap soracak.